Eşlerden birinin depresyonda olması bir ilişkinin gidişatını önemli ölçüde etkiler. Hatta yaşanan problemlerin artması, çiftin ilişkiyi sona erdirmeye karar vermesine dahi yol açabilir.
Eğer eşiniz ya da partneriniz depresyon teşhisi almışsa şu noktaları göz önünde bulundurmanızda yarar var;
- Eşinizin karakter zayıflığı olduğunu düşündüğünüz bazı şeyler hastalığın semptomları olabilir. Bunları ayrıştırabilmeniz gerekir. (Burada kendinize sormanız gereken, eşiniz gerçekten bir şeyi yapmak istemiyor mu, tembellik mi yapıyor yoksa şu an elinden gelmiyor mu?)
- Eğer ilişkiyi sonlandırmayı düşünüyorsanız, şu an eşinizin akut olarak depresyonda olup olmadığına emin olmalısınız
- Eşinizin depresyonda olması onun sizinle eşit ve kendinden sorumlu bir birey olduğu gerçeğini değiştirmez
Son maddeye detaylıca bir göz atmakta yarar var. Çünkü eşinizin size bağımlı olmayan, eşit söz hakkına sahip bir birey olması gerçekten zor.
- Eşinizin eskiden de olduğu gibi yetişkin ve kendinden sorumlu bir birey olduğunu unutmayın. Problemiyle başa çıkmak ve çözüm aramak öncelikle onun sorumluluğunda. Bu konuda tabii ki ona destek olabilirsiniz, ancak bu sizin göreviniz değil.
- Bazı akut depresyon durumlarında istisnai olarak görevleri sizin devralmanız gerekebilir, örneğin eşinizin kendisine ve etrafa zarar vermesini engellemek adına hastaneye yatırılmasına karar verebilirsiniz. Ancak bunun geçici bir süreç olduğunu unutmayın.
- Eşit birer birey olmak demek karşılıklı birbirine güvenmek ve birbirinin özgürlüğüne saygı göstermek demek. Güvensizlik ve aşırı kontrol size bir şey kazandırmayacaktır. Eşinizle ilişkinizde açık olmaya gayret edin. Eğer ilaçlarını düzensiz alıyorsa ya da uykusuzluk çekiyorsa bunların sizi endişelendirdiğini belirtebilirsiniz, ancak onu bir şeye zorlamayın.
Uzm. Psikolog Merve Yenal Altın